Hareketli Ortalama ile Trend Takibi
Piyasada fiyat hareketlerini takip ederken gözden kaçmaması gereken en temel araçlardan biri hareketli ortalamadır. Çünkü bu teknik gösterge, sadece geçmiş verilerin ortalamasını sunmakla kalmaz, aynı zamanda bir trendin başlangıcını ya da sonunu sezebilmek için de ipuçları verir. Özellikle kısa vadeli yatırımcılar için yön tayini yaparken belirleyici olabilir. Hareketli ortalama, grafiğe bakıldığında sanki fiyatın üzerinde bir pusula gibi davranır ve ne zaman ne tarafa gidileceğine dair sinyalleri verir. Fakat burada önemli olan, bu aracın nasıl okunduğu ve hangi zaman dilimlerinde kullanıldığıdır. Aynı ortalama, bir yatırımcıya yukarı yönlü trendi işaret ederken, bir diğerine aynı anda düzeltme başlangıcını gösterebilir. Bu nedenle yatırımcılar için yalnızca çizgileri görmek değil, o çizgilerin içindeki dinamiği anlamak önemlidir.
Farklı Periyotlar Farklı Sonuçlar Yaratır
Hareketli ortalama tek başına bir gösterge gibi dursa da, onu anlamlı kılan şey hangi periyotta kullanıldığıdır. Kısa vadeli grafiklerde kullanılan ortalamalar, örneğin 9 ya da 21 günlük olanlar, çok daha hızlı sinyaller üretir. Bu da yatırımcıya anlık kararlar verme imkânı sunar. Ancak bu hız beraberinde bol miktarda yanıltıcı işaret de doğurabilir. Diğer yandan 50 ya da 200 gibi daha uzun vadeli ortalamalar, büyük trendleri görme açısından oldukça kıymetlidir. Fakat bu kez de sinyaller gecikmeli gelir. Dolayısıyla yatırımcının tercihi, hangi zaman diliminde işlem yaptığına ve ne tür kararlar aldığına bağlı olarak değişmelidir. Aynı grafikte hem kısa hem uzun vadeli ortalamaları birlikte izlemek de yaygın bir stratejidir. Bu durumda ortalamaların kesiştiği noktalar, yatırımcının karar alma anlarında kritik hale gelir.
Trendin Yönünü Anlamak İçin Sadece Çizgi Yetmez
Birçok yatırımcı için hareketli ortalama, trendin yönünü belirlemek adına ilk başvurulan araçtır. Eğer fiyatlar bu ortalamanın üzerinde seyrediyorsa yükseliş, altında kalıyorsa düşüş beklentisi oluşur. Ancak bu okuma biçimi tek başına yeterli değildir. Çünkü piyasa her zaman çizgilerin söylediği kadar net davranmaz. Özellikle dalgalı günlerde fiyatlar ortalamanın üzerine çıkıp ardından tekrar altına inebilir. Bu durumda yön belirsizliği yatırımcının kafasını karıştırabilir. Böyle anlarda başka göstergelerle destek alınması, hatta fiyatın ortalamayla olan mesafesine de dikkat edilmesi gerekir. Çok uzaklaşıldığında bir düzeltme ihtimali doğabilir, çok yakın olunduğunda ise kararsızlık havası hakimdir. Bu yüzden çizgilerin ötesine bakmak, davranışların tekrar eden örüntülerine odaklanmak önemlidir.
Kesişim Noktaları Yatırımcıya Ne Anlatır
Hareketli ortalamaların birbirini kesmesi, birçok teknik analizci için önemli bir sinyaldir. Özellikle kısa vadeli ortalama, uzun vadeliyi yukarı yönde keserse bu genellikle yeni bir yükseliş trendinin başladığına işaret olarak kabul edilir. Tersi bir durumda ise düşüş sinyali oluşur. Ancak burada da yatırımcının dikkatli olması gerekir. Çünkü bu kesişimler bazen gecikmeli gelir ve fiyat hareketi çoktan yönünü değiştirmiş olabilir. Diğer yandan bazı yatırımcılar bu tür kesişimleri teyit almak için değil, pozisyonlarını kapatmak ya da yeni işlem aramak için kullanır. Yani aynı sinyal farklı yatırımcılarda bambaşka sonuçlar doğurabilir. Bu noktada önemli olan şey, yatırımcının kendi stratejisini bu sinyallere göre mi, yoksa sinyallerin ardından mı şekillendirdiğidir. Çünkü bu fark, kararla birlikte psikolojik süreci de etkiler.